Yaklaşık 18 yıl önce iPhone’un başlattığı akıllı telefon devrimi bugün bambaşka bir noktaya geldi. Samsung Galaxy S25 Ultra, bu yolculuğun belki de en ileri örneklerinden biri. Ancak sorulması gereken önemli bir soru var: Artık daha ne kadar ileri gidebiliriz?
Teknoloji endüstrisi hâlâ yenilikler sunuyor, ancak cebimizde taşıdığımız o “cam levha” tasarımı neredeyse kusursuz hale geldi. Bu yüzden, Samsung’un Galaxy S25 serisinin neden bu kadar tanıdık geldiğini ve diğer amiral gemisi telefonların neden benzer göründüğünü anlamak zor değil. Belki de yapılacak fazla bir şey kalmadı.
Samsung Galaxy S25 Ultra: Mükemmel Ama Heyecan Verici mi?
The Verge’den Allison Johnson, Samsung’un en iddialı modeli olan Galaxy S25 Ultra hakkındaki deneyimlerini paylaştı. Teknik açıdan mükemmel bir cihaz olmasına rağmen neden biraz hayal kırıklığı yaşadığını anlattı.
- Gelişmiş kamera özellikleri, ultra net ekran ve yüksek performans sunan işlemciyle S25 Ultra gerçekten güçlü bir cihaz.
- Ancak tasarım ve kullanım deneyimi açısından önceki modellerle büyük farklar sunmuyor.
- Yeni teknolojiler eklenmiş olsa da, bunlar artık telefonun genel deneyimini kökten değiştiren unsurlar değil.
Belki de akıllı telefonlar, tıpkı televizyonlar veya dizüstü bilgisayarlar gibi doygunluk noktasına ulaştı. Artık en büyük yenilik, cihazın kendisinde değil; yazılımda, yapay zeka entegrasyonunda veya ekosistem deneyiminde olabilir.
Sonuç olarak, Samsung Galaxy S25 Ultra harika bir telefon. Ancak belki de artık kullanıcılar, sadece daha hızlı veya daha parlak bir ekran değil, gerçek bir “fark yaratan” yenilik arıyor.