Amazon, dünya genelindeki depolarında ve operasyonlarında vazife yapan robot sayısının 1 milyona ulaştığını açıkladı. Aktarılanlara nazaran, bu sayı neredeyse insan çalışan sayısına eşit seviyeye geldi. Robotlar, eserlerin seçilmesi, ayrıştırılması, paketlenmesi ve taşınmasında kıymetli bir rol üstleniyor. Şirketin bilgilerine nazaran, global teslimatların yaklaşık dörtte üçü robotların dayanağıyla gerçekleştiriliyor. Fakat bu durum, iş gücünde büyük kayıplar yaşanacağı manasına gelmiyor. Amazon’da birçok insan işi hala etkin ve insan çalışanların rolleri giderek dönüşüyor.
Son 10 yılda Amazon’da çalışan başına düşen paket sayısı yaklaşık 175’ten 3.870’e yükseldi. Bu etkileyici artış, şirketin iş hacmindeki büyümeyi ve otomasyonun verimliliğini gösteriyor.
Robotlar insan sayısına yaklaştı
Halihazırda Amazon’un 1.5 milyondan fazla çalışanı bulunuyor. İş gücünün çok önemli bir kısmı artık robotlardan oluşuyor. Bilhassa birebir gün teslimat yapılan küçük tesislerde robotların verimliliği ön plana çıkıyor. Bu tıp tesislerde çalışan sayısı daha az ve robotlar üretimi önemli formda artırıyor. Amazon’a nazaran, ağır otomasyon kullanılan depolarda eserlerin hareketi klasik tesislere kıyasla yüzde 25 daha hızlı gerçekleşiyor.
Ek olarak Amazon, taşınabilir robot üretiminde dünyanın en büyük firması pozisyonunda. Ayrıyeten, AWS altyapısı ile geliştirilen DeepFleet isimli yapay zeka tabanlı sistemle robotların hareketleri daha âlâ koordine ediliyor. Bu yapay zeka sayesinde robot filosunun hareket verimliliği yüzde 10 artarken depolardaki tıkanıklıklar da azaldı.
Şirketin robot filosunda, 567 kg’ye kadar tartı kaldırabilen Hercules, paketleri bant sisteminde taşıyan Pegasus ve beşerlerle yan yana çalışan birinci tam otonom robot Proteus üzere modeller bulunuyor. Son devirlerde ise insansı robotlar da yavaş yavaş hizmete alınıyor.
Amazon Robotics lider yardımcısı Scott Dresser, 2019’dan beri 700 binden fazla çalışanın robotik, mühendislik ve bakım alanlarında eğitim aldığını belirtti. Dresser, yeni açılan Shreveport (Louisiana) depo merkezlerinde teknik konumların yüzde 30 arttığını ve bu alanlarda insanlara gereksinim duyulduğunu vurguladı.
