Elon Musk, ABD Kongresi bütçe tasarısını onaylarsa, Demokratlar ve Cumhuriyetçilere alternatif olarak “Amerika Partisi” isimli yeni bir siyasi hareket başlatacağını duyurdu. Musk, toplumsal medya paylaşımında “Ülkemizin Demokrat – Cumhuriyetçi partilerine gerçek bir alternatife muhtaçlığı var” tabirlerini kullandı.
Mevcut bütçe tasarısı, Cumhuriyetçiler için büyük bir gayret konusu oldu. Kongre Bütçe Ofisi’nin varsayımlarına nazaran, tasarı federal açığı 3,3 trilyon dolar artıracak ve yaklaşık 11,8 milyon Amerikalının sıhhat sigortasını kaybetmesine yol açacak. Ayrıyeten, tasarı fakir kısımdan zenginlere değerli bir servet transferi içeriyor. Birtakım Cumhuriyetçiler bu durumdan tasa duysa da Musk’ın temel tasası bütçe açığının büyümesi.
Trump devrine gönderme yaparak bütçe tasarısını destekleyen Cumhuriyetçi kongre üyelerine yönelik sert tenkitlerde bulunan Musk, “Hükümet harcamalarını azaltma kelamı verip tarihin en büyük borç artışına oy verenler utanç içinde başlarını öne eğmeli” dedi. Ayrıyeten, bu şahısların gelecek yıl yapılacak ön seçimlerde kaybedeceğini argüman etti.
Elon Musk’ın Amerika Partisi’ni sahiden hayata geçirip geçiremeyeceği net değil. Lakin daha evvel siyasi alanda önemli yatırımlar yaptığı biliniyor; 2024 seçimlerinde Trump ve Cumhuriyetçilerin kampanyasına çeyrek milyar dolardan fazla bağışta bulunmuş ve America PAC isminde bir siyasi aksiyon komitesi kurmuştu.
Borç tavanı ve vergi kredileri konusunda memnuniyetsizlik
Musk, borç tavanının rekor seviyede yükseltilmesine karşı çıkan Senatör Rand Paul üzere Cumhuriyetçilerle tıpkı çizgide. “Tek partili bir sistemde yaşıyoruz, bu bütçe çılgınca harcanmış bir tasarı” diyerek, halkı önemseyen yeni bir siyasi hareketin gerekliliğini vurguluyor. Ayrıyeten, elektrikli araçlara verilen vergi kredilerinin azaltılmasından kaynaklanan olumsuz tesirlerden de şikayetçi.
Musk üzere birinin siyasi arenada kendi partisini kurması kolay görünse de, ABD’nin esaslı iki partili sisteminde muvaffakiyete ulaşması hiç de kolay değil. Tarihte bağımsız aday Ross Perot, 1992’de halk oylarının yüzde 19’unu almasına karşın, Seçim Kurulu’ndan hiç oy alamamıştı. Bu sistemin yapısal adaletsizliği, yeni bir partinin yükselmesini zorlaştırıyor.
