Yapay zekâ alanındaki rekabetin ulaştığı seviyeyi artık yalnızca algoritmalar ve işlemci gücü değil, kimlerin bu teknolojileri geliştirdiği belirliyor. OpenAI, Google DeepMind ve Microsoft üzere devlerin öncülüğünde şekillenen yapay zekâ yarışı, artık daha da argümanlı bir boyut kazanıyor. Bu kere sahneye, son devirde Llama modelleriyle ses getiren Meta çıkıyor. Şirketin CEO’su Mark Zuckerberg, “yapay süperzekâ” olarak tanımlanan ve insan zekâsını aşmayı hedefleyen ileri seviye bir yapay zekâyı geliştirmek için dikkat alımlı bir adım attı: Alanının en uzman isimlerinden oluşan özel bir grup kurmak.
Meta, bu gaye doğrultusunda sırf mühendislik kabiliyetine değil, tıpkı vakitte stratejik insan kaynağına da büyük yatırımlar yapıyor. Yapay süperzekâ geliştirme maksadıyla oluşturulacak bu yeni takımda; yapay zekâ araştırmacılarından altyapı mühendislerine, algoritma geliştiricilerinden girişimcilere kadar farklı disiplinlerden uzmanların yer alması planlanıyor. Meta’nın bu teşebbüsü, yalnızca teknolojik bir atılım değil; tıpkı vakitte dalın en parlak beyinlerini bir ortaya getirerek yeni kuşak yapay zekânın liderliğini üstlenme maksadı olarak da öne çıkıyor.
Yapay Süperzekâ: AGI’nin Ötesinde Bir Hedef
Meta’nın geliştirmek istediği sistem, klasik manada bir AGI (Yapay Genel Zekâ) modelinden çok daha fazlasını söz ediyor. Şirketin “yapay süperzekâ” olarak isimlendirdiği bu vizyon, sırf beşerler üzere düşünen değil, birebir vakitte insanların ötesinde bilişsel kapasiteye sahip bir yapay zekâyı tanımlıyor. Yani maksat, sırf taklit etmek değil; varsayım, karar verme ve öğrenme süreçlerinde insanı geride bırakacak bir sistem inşa etmek.
Bu doğrultuda Meta’nın daha evvel duyurduğu Llama modelleri kıymetli bir temel oluşturmuş olsa da, Google’ın Gemini ya da OpenAI’ın GPT serisine kıyasla hala geride kalındığı kabul ediliyor. Şirketin bu açığı kapatmak için artık çok daha agresif bir strateji izlediği görülüyor.
Meta, Yapay Süperzekâ Yarışında Vites ArtırıyorZuckerberg, Transfer Sürecini Şahsen Yönetiyor
Sızan bilgilere nazaran Meta’nın bu yüksek profilli grubu oluşturma süreci direkt Mark Zuckerberg tarafından yürütülüyor. CEO’nun, Google, OpenAI ve Anthropic üzere rakip şirketlerde çalışan uzmanlarla yüz yüze görüşmeler yaptığı ve kimi görüşmelerin Zuckerberg’in şahsî konutunda gerçekleştiği aktarılıyor. Görüşülen isimlere, dokuz haneli maaş teklifleri ve projede faal karar düzeneği sunan özel durumlar önerildiği de gelen bilgiler ortasında.
Bu stratejik transferlerin birinci meyveleri de alınmış durumda. Scale AI’nın kurucusu Alexandr Wang ve grubunun Meta’ya katılması, bu yeni vizyonun ciddiyetini ve potansiyel tesirini gözler önüne seriyor. Wang, bilhassa yapay zekâya bilgi sağlama ve model eğitimi konusunda derin bilgiye sahip bir isim olarak Meta için büyük bedel taşıyor.
WhatsApp ve Instagram Üzere Platformlar Meta’ya Büyük Avantaj Sağlıyor
Meta’nın süperzekâ alanındaki potansiyel üstünlüğü, sırf teknik altyapıdan ibaret değil. Şirketin elinde milyarlarca kullanıcıya direkt ulaşabileceği platformlar mevcut: Instagram, WhatsApp ve Facebook üzere uygulamalar, Meta’nın geliştireceği rastgele bir yapay zekâyı hem test etmek hem de ticarileştirmek için büyük birer kaldıraç misyonu görüyor.
Google ve OpenAI üzere rakipler de güçlü modeller geliştiriyor olsa da, Meta’nın kullanıcı tabanının yaygınlığı ve bilgi erişimi, bu modellerin süratle ölçeklenebilmesi açısından önemli avantaj sunuyor. Bu da Meta’yı, süperzekâ yarışında sırf bir takipçi değil, potansiyel önderlerden biri haline getiriyor.
Meta’nın yapay süperzeka vizyonu, yapay zekâ alanında yeni bir rekabet evresini başlatabilir. Şirketin hem insan kaynağına hem de teknolojiye bu kadar agresif yatırım yapması, dalın bundan sonra nasıl şekilleneceğine dair değerli ipuçları veriyor. Şayet bu teşebbüs başarılı olursa, Meta sırf toplumsal medya devi kimliğini değil, geleceğin en zeki dijital sistemlerini tasarlayan öncü teknoloji şirketi rolünü de üstlenebilir.
