OpenAI‘ın bugünlere gelmesinde büyük rol oynayan Microsoft, vaktinde OpenAI’a yaptığı yatırımın uzun yıllar sürecek kârlı bir iştirake dönüşmesini umuyordu. Şu ana kadar o denli de oldu. OpenAI, Microsoft’tan aldığı yatırım sayesinde bugün olduğu dev şirkete dönüşürken, Microsoft da başta GPT modelleri olmak üzere OpenAI tarafından geliştirilen yapay zeka teknolojilerine erişim sağladı. Fakat yıllardır iki tarafa da muvaffakiyetle hizmet eden bu iştirak, günün sonunda mahkemede bitebilir. Nisan ayında gelen haberler, Microsoft CEO’su Satya Nadella ile Sam Altman‘ın eskisi kadar yeterli anlaşmadığını, bu yüzden iki şirket ortasında çatlaklar oluşmaya başladığını ortaya çıkarmıştı. Ortadan geçen iki ayda bu çatlak daha da büyürken, dışarıdan da net bir halde görünür hâle geldi. Gerçekten daha birkaç gün evvel OpenAI Google ile stratejik paydaşlık kurarak, Microsoft’u kızdıracak bir atılım yaptı.
OpenAI, Microsoft’u Mahkemeye Verebilir
OpenAI’ın Microsoft ile iştirakinden çıkmak istediği bu noktada artık herkesçe biliniyor. Fakat sorun şu ki vaktinde yapılan mutabakat OpenAI’ın istediği vakit bu iştiraki sonlandırmasına müsaade vermiyor. Bu yüzden OpenAI, bir müddettir yasal yükümlülüklerinden kurtulup bu mutabakattan çıkmanın yollarını arıyordu. Gelen son haberler, şirketin aradığı stratejiyi belirlemiş olabileceğini gösteriyor. Zira The Wall Street Journal’ın haberine nazaran OpenAI idaresi, Microsoft’a dava açma ihtimalini önemli ciddi konuşmaya başlamış durumda.
The Wall Street Journal tarafından edinilen bilgilere nazaran OpenAI, şu anda devam eden görüşmeler sırasında Microsoft’tan istediğini alamazsa, şirketle bağlarını koparmak için Microsoft’a dava açmayı düşünüyor. Şirket, yalnızca mecbur olunduğunda kullanılacak bir tıp son deva olarak gördüğü bu kartı oynarsa, Microsoft’u antitröst maddelerini çiğneyip monopol kurmakla suçlayacak; Ortalarındaki muahedenin Microsoft’un inhisar hâline gelmesine yardımcı olduğunu öne sürerek feshini isteyecek.
Bu senaryo gerçeğe dönüşürse iki şirket mahkemede karşı karşıya gelecek. Dahası federal kurumlar, Microsoft’u tekelcilik kuşkusuyla mercek altına alacak. Bu yüzden Microsoft’un bu senaryodan mümkün olduğunca kaçınmaya çalışacağı düşünülüyor. Bunu yapması için OpenAI’ı büsbütün azat etmesi de gerekmiyor. OpenAI’ın birkaç temel talebi bulunuyor. Bunlardan birincisi Microsoft ile paylaşacağı teknolojilerin sınırlanması.
Microsoft, OpenAI ile olan muahedesi gereği şirketin tüm teknolojilerine erişim hakkına sahip. Fakat OpenAI, kısa müddet evvel 3 milyar dolara satın aldığı Windsurf‘ün bundan muaf olması gerektiğini savunuyor. Microsoft ise Windsurf’ün elindeki teknolojilerin de kendisine açılmasını istiyor. Bu da iki şirket ortasında ipleri kopma noktasına getirmiş durumda.
OpenAI’ın bir öbür talebi de kâr gayesi gütmeyen bir kamu kuruluşundan şirkete dönüşmesi sürecinde Microsoft’un kendilerine zorluk çıkarmaması. Zira Microsoft’un bu dönüşüme itiraz etmesi OpenAI için işleri ziyadesiyle zorlaştırabilir. Başka yandan OpenAI bir şirkete dönüştükten sonra Microsoft’un ne kadar paya sahip olacağı sorusu da tartışma konusu olmaya devam ediyor.
Bunlara ek olarak OpenAI’ın Google Cloud üzere harici bulut servislerini kullanmak istemesi ve AGI (yapay genel zeka) konusunda Microsoft’tan farklı bir standart belirlemesi de iki şirket ortasında uyuşmazlığa sebep oluyor. Tüm bunları birlikte ele aldığımızda, bu işin mahkemeye gitmeden çözülme ihtimali oldukça düşük görünüyor.
