“The Velvet Sundown” isimli küme, Spotify’da 470 bini aşkın aylık dinleyiciye ulaşmış durumda. Dust on the Wind, Drift Beyond the Flame ve End the Pain üzere müzikleriyle dikkat çeken bu yeni küme, yumuşak rock ve country tesirli stiliyle listelerde süratlice tırmandı. Fakat ortada farklı bir durum var: Bu kümenin gerçek olup olmadığına dair önemli kuşkular bulunuyor.
Spotify’da Doğrulanmış Sanatçı olarak görünen küme hakkında platformda bulunan biyografi kısmı hayli belgisiz sözlerle dolu. Örneğin, “The Velvet Sundown’da epeyce büyüleyici bir şey var. Onları yalnızca dinlemezsiniz, kendinizi onların içine kaptırırsınız” üzere tanımlamalar, bilgi vermekten çok izlenim yaratmayı amaçlıyor üzere duruyor.
Grup üyeleri olarak gösterilen isimler şu formda: Vokalist ve mellotron çalgıcısı Gabe Farrow, gitarist Lennie West, synth uzmanı Milo Raines ve perküsyoncu Orion “Rio” Del Mar. Bu isimler, internette rastgele bir bağımsız varlık izi taşımıyor. Şu ana kadar yapılan araştırmalarda bu bireylere dair doğrulanabilir bir bilgiye ulaşılamadı.
Müzik var, ancak küme nerede?
The Velvet Sundown‘ın üslubu, The Eagles, JJ Cale, The Allman Brothers ve hatta yer yer Khruangbin üzere kümeleri anımsatıyor. Müzik kulağa tanıdık ve rahatlatıcı gelse de, modüllerdeki vokallerin tutarsızlığı dikkat çekiyor. Müzikçinin sesi her kesimde biraz farklı ve bu da tek bir vokalistin varlığını sorgulatıyor.
Grubun görsel kimliği de soru işaretlerini artırıyor. Instagram hesaplarında yer alan küme fotoğrafları yapay zekayla oluşturulmuş üzere görünüyor. Albüm kapakları da benzeri bir kuşku uyandırıyor: Her iki albüm, mevcut Dust and Silence ve 14 Temmuz’da yayımlanması planlanan Paper Sun Rebellion, görsel olarak AI tarafından üretilmiş sürrealist sahneleri andırıyor. Çöl görünümünde yüzen bir göz, bir merdiven ve art planda dağlar… Hepsi, bir görsel üretim aracının sunduğu varyasyonlar üzere duruyor.
AI kümesi mu, pazarlama taktiği mi?
The Velvet Sundown: Yapay zeka mı, gerçek bir küme mu? Son periyotta tanınan hale gelen Suno üzere AI tabanlı müzik üretim araçları, bu biçim üretimleri epey erişilebilir kılıyor. The Velvet Sundown’ın usul olarak “kolay dinlenebilir” ve duygusal bağdan çok atmosfer sunan müziği de bu çeşit yapay üretimlerin karakterine hayli benziyor.
Spotify’da bu kadar başarılı bir profil oluşturmaları ise öbür bir soruyu gündeme getiriyor: Eğer sahiden bir yapay zeka projesiyse, neden bu durum dinleyiciyle açıkça paylaşılmıyor?
Şubat 2024’te Spotify, yılda bin seferden az dinlenen müziklerin artık telif geliri elde edemeyeceğini açıklamıştı. Bu karar, bilhassa bağımsız müzisyenler için aslında sıkıntı olan dijital platform rekabetini daha da zorlaştırdı. Hal böyleyken, kimliği belgisiz ve muhtemelen yapay zeka üretimi bir kümenin platformda bu kadar görünür olması, birtakım dinleyicileri ve sanatkarları rahatsız ediyor.
Reddit’te hususa dair yapılan yorumlar karışık. Bir kullanıcı, “Onları araştırdım, hiçbir yerde AI oldukları yazmıyor. Bu beni aboneliğimi iptal etmeye yaklaştırıyor” derken, bir oburu daha mizahi bir formda, “Milli Vanilli erken çıkmıştı demek ki” yorumunu yaptı. Öte yandan müzikleri beğenenler de var: “Şarkılar harika” diyen bir kullanıcı, müziğin kalitesini sorgulamadığını belirtiyor.
Spotify’dan açıklama yok
TechRadar, The Velvet Sundown’ın “doğrulanmış sanatçı” statüsüne nasıl ulaştığını ve kümenin gerisinde nitekim kimlerin bulunduğunu sormak için Spotify’a ulaşmaya çalıştığını söylüyor. Lakin şu ana kadar bir karşılık alamamışlar.
Tüm bu belirsizlikler içinde akla gelen bir ihtimal daha var: Şayet bu küme gerçekse, tahminen de yapay zeka kümesi üzere görünerek fark edilmek istiyorlar. Dikkat cazibeli bir pazarlama stratejisi olabilir. Lakin sahiden bir AI grubuysa, bir şey kesin: Onları sahnede canlı izleme ihtimalimiz yok…
