Duskpunk, yepyeni bir RPG olarak adını duyurmayı başardı. Hem karanlık atmosferi hem de masaüstü oyunlarından ilham alan zar mekaniğiyle dikkat çeken Duskpunk, steampunk bir şehirde geçen hikâyesiyle merak uyandırıyor. Oyuncular, daha ilk günden bu yapının Citizen Sleeper tarzını andırması nedeniyle oyuna yoğun ilgi göstermeye başladı.
Duskpunk Şehirde Başlayan Karanlık Bir Mücadele Sunuyor
Oyun, Dredgeport adlı steampunk şehrinde geçen karanlık bir yolculuğa odaklanıyor. Oyuncu, ölü ilan edilip geri gönderilen bir eski asker rolünü üstleniyor ve bu şehirde çeteler, yozlaşmış güçler ve baskıcı bir düzenle yüzleşiyor. Hikâyenin politik ton taşıması, “devrim havası” vurgusunun oyunun merkezinde olması topluluğun ilgisini çeken ilk detaylardan biri oluyor.
Oynanış tarafında Duskpunk, zar tabanlı bir RPG deneyimi sunuyor. Sağlık, enerji ve stres gibi kaynakların tamamen zar sonuçlarına göre şekillenmesi oyunculara hem risk hem de gerilim dolu bir tempo yaratıyor. Bu şans faktörü sistemin temelini oluştururken, oyuncuların attıkları her adımda strateji düşünmesini zorunlu hale getiriyor. Bu yapı Citizen Sleeper sevenlerin dikkatini çeken en güçlü noktalardan biri olarak öne çıkıyor.
Oyunun dünyası sadece mekaniklerle değil, karakter ilişkileriyle de derinleşiyor. Oyuncular, şehirde tanıştıkları farklı karakterlerle bağ kurabiliyor, ancak bu ilişkiler her zaman güvenilir olmuyor. Bazı NPC’lerin gizli amaçlara sahip olması, kararların sonuçlarını daha da çarpıcı hale getiriyor. Topluluk, bu yönün oyunu daha kişisel bir deneyime dönüştürdüğünü söylüyor.
Çıkışla birlikte Duskpunk Steam’de %25 lansman indirimiyle sunuluyor ve ayrıca oyunu merak edenler için bir demo da mevcut. İlk yorumlar, oyunun karanlık teması ve özgün zar sistemiyle RPG dünyasında kendine özel bir alan açabileceğini gösteriyor. Peki siz Duskpunk’ı deneyecek misiniz? Bu şans odaklı yapı size heyecan mı verir yoksa risk mi?
